Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık: Sanayi Devrimi için Hazırlıklara Başladık

Bakan Fikri Işık, Plan ve Bütçe Komisyonunda, kendisine bağlı kuruluşların 2016 yılı bütçesinin görüşmelerinde sunum yaptı. Bakan Işık, Sanayi 4.0 devrimi, yapay zeka, robotik teknolojiler, akıllı üretim sistemleri, 3-D yazıcılar, nesnelerin interneti, büyük veri ve bulut bilişim gibi alanlarda yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirtti.

  01

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, sanayi 4.0 devrimi, yapay zeka, robotik teknolojiler, akıllı üretim sistemleri, 3D yazıcılar, nesnelerin interneti, büyük veri ve bulut bilişim gibi alanlarda yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, "Şubatta yapılacak Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK) toplantısının ana gündemi olarak Sanayi 4.0 konusunu belirledik" dedi.
 
Bakan Işık, Plan ve Bütçe Komisyonunda, kendisine bağlı kuruluşların 2016 yılı bütçesinin görüşmelerinde sunum yaptı.
 
Geçen yıl yaşanan zorluklara rağmen milli gelirin yüzde 4 seviyelerinde büyüme gösterecek olmasının, Türkiye ekonomisinin ne kadar sağlam dinamiklere sahip olduğunu ortaya koyduğunu söyleyen Işık, 25 Öncelikli Dönüşüm Programı, 64. Hükümet Programı ve Eylem Planı ile ülkeye nitelik sıçraması yaşatmayı hedeflediklerini vurguladı.

 

 

►İlginizi Çekebilir: Endüstri 4.0 veya Endüstriyel Büyük Değişim


Işık, Girişimci Bilgi Sistemi'nin 2014 yılı sonuçlarına göre, imalat sanayinin ülkedeki cironun yüzde 27,7'sini gerçekleştirmesine rağmen toplam faaliyet karının yüzde 43,8'ini ürettiğini hatırlatarak, "Tüm sektörlerin ortalama faaliyet karı yüzde 3,9 olurken, imalat sanayinin ortalama faaliyet karı ise yüzde 6,1 olarak gerçekleşti" diye konuştu.
 
Türkiye Sanayi Stratejisi Belgesi'nin uzun dönemli vizyonunu, "Orta yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerde, Afro-Avrasya'nın tasarım ve üretim üssü olmak" şeklinde belirlediklerine dikkati çeken Işık, "2015 yılında, biyoteknoloji, girişimcilik, kamu-üniversite-sanayi işbirliği stratejilerinin de aralarında bulunduğu 13 farklı strateji belgesini ve eylem planını uygulamaya aldık. Nanoteknoloji, otomotiv, yazılım ve makine stratejilerini de önümüzdeki dönemde uygulamaya başlayacağız" ifadesini kullandı.

 


 

Işık, Yerli Malı Tebliği'ni yayımladıklarını anımsatarak, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonuna (TESK) bağlı odalarca 2015'te 4 bin 845 "yerli malı belgesi" verildiğini, belgeye sahip olan firmalara, kamu ihalelerinde yüzde 15'e kadar fiyat avantajı uygulamasını zorunlu hale getirdiklerini bildirdi.
 
Kamu desteği ile Ar-Ge faaliyeti yürüten, çalışmalarını teknolojik bir ürüne dönüştüren ve üretime başlayan işletmelere, kamu ihalelerine katılmalarını sağlamak amacıyla, iş bitirme belgesi yerine geçen "teknolojik ürün deneyim belgesi" vermeye başladıklarına değinen Işık, bugüne kadar verilen 70 belgeyle girişimcilerin, yaklaşık 1 milyar liralık kamu ihalesi kazandığını kaydetti.
 
Işık, Sanayi İşbirliği Programı ile başta sağlık, enerji ve ulaşım sektörlerinde olmak üzere 10 milyon dolar ve üzerindeki kamu ihalelerine katılmak isteyen uluslararası firmaları, yerli üretim yapmaya yönlendirdiklerini anlattı.

 
Yerli Otomobil 2018'de Tanıtılacak
 

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Marmara Araştırma Merkezi (MAM) bünyesinde sürdürülen çalışmalar neticesinde, 4 farklı prototip araç üretildiğini bildiren Işık, yılın sonuna kadar en az 30 adetlik bir test filosu oluşturmayı, 2018'in haziran ayı gibi aracın tanıtımını yapmayı ve 2020'den önce de seri üretime geçmeyi planladıklarını belirtti. Işık, proje kapsamında öncelikle menzili artırılmış elektrikli araç geliştirmeye odaklandıklarını dile getirdi.

 


 
 
Ar-Ge Reform Paketi

Işık, hazırladıkları Ar-Ge Reform Paketi'nin komisyon görüşmelerinin tamamlandığını belirterek, pakette öne çıkan bazı eylemlere ilişkin şunları aktardı:

 
"Tasarım merkezlerinin, Ar-Ge merkezlerinin yararlandığı tüm destek ve muafiyetlerden yararlanmasını hedefliyoruz. Ar-Ge ve tasarım çalışmalarını sipariş yoluyla yapan firmalarımızın, özellikle de KOBİ'lerimizin Ar-Ge indiriminden yararlanmalarını amaçlıyoruz. Ar-Ge merkezi kurmak için gerekli personel sayısını beelirli sektörler için 15'e düşürmeyi planlıyoruz. Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde istihdam edilecek olan Temel Bilimler mezunlarının maaşlarının brüt asgari ücret kadarlık kısmını, 2 yıl süreyle devlet olarak biz karşılamayı düşünüyoruz. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ile Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde çalışan personelin, projelerle ve lisansüstü eğitimleriyle ilgili olarak dışarıda geçirdikleri süreleri de muafiyet kapsamına almayı amaçlıyoruz. Nitelikli yabancı personel istihdamının önündeki engelleri kaldırıyoruz. Ar-Ge, yenilik ve tasarım projeleri kapsamında yurt dışından temin edilen ürünlere gümrük vergisi istisnası getiriyor, Ar-Ge için yapılacak ithalatı da mavi hat kapsamına alıyoruz. Teknogirişim sermayesi desteğinde, 100 bin lira olan destek limitini 500 bin liraya kadar çıkarmayı hedefliyoruz. Üniversite-sanayi işbirliği faaliyetlerinde bulunan öğretim elemanlarımızın, bu faaliyetlerinden elde ettikleri gelirlerden gelir ve damga vergisi kesintisi yapılmasına son vermeyi, döner sermayeden aldıkları payı da yüzde 54'ten yüzde 85'e çıkarmayı planlıyoruz."
 
Sanayi 4.0 devrimini, yapay zeka, robotik teknolojiler, akıllı üretim sistemleri, 3-D yazıcılar, nesnelerin interneti, büyük veri ve bulut bilişim gibi alanlarda yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiklerini anlatan Işık, 2020'li yıllara damga vuracak yeni nesil sanayi devrimi için hazırlıklara başladıklarını söyledi. Işık, şubatta yapılacak BTYK toplantısının ana gündemi olarak da Sanayi 4.0 konusunu belirlediklerini kaydetti.
 
 
 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Dünyada sadece birkaç ülkede bulunan Yüksek Güçlü Lazer Sistemi Projesi ile milli lazer sistemlerini, altyapılarını ve lazer silahını geliştiriyoruz" dedi. 
 
"Üretim Reform Paketi" için çalışmalara başladıklarını belirten Işık, paketi şekillendirmek amacıyla geniş katılımlı bir çalıştay gerçekleştirdiklerini, pakete en kısa sürede son halini vererek TBMM gündemine taşımayı istediklerini bildirdi. 
 
"Bakanlık olarak, kendi bünyemizde başlattığımız Bürokrasinin Azaltılması ve Mevzuatın Sadeleştirilmesi (BAMS) Projesi'ni de çok önemsiyoruz" diyen Işık, yaptıkları çalışmalar neticesinde, Bakanlık olarak, zaruri olmayan belgeleri talep etmekten vazgeçtiklerini, kalan belgelerin sadece yüzde 5’ini ıslak imzalı olarak, diğer belgeleri ise elektronik ortamda isteyeceklerini söyledi.

 
 TÜBİTAK Destekleri
 
Işık, TÜBİTAK’ın özel sektöre yönelik Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerini teşvik ettiği programlar kapsamında, bugüne kadar, 2 bin 206 firmanın 3 bin 200 projesine 516,4 milyon lire hibe destek sağladığını bildirdi. 
 
Uluslararası kuruluşların Türkiye'de Ar-Ge laboratuvarları kurmalarını teşvik etmek için 2014 yılında "Öncül Ar-Ge Laboratuvarları Destekleme Programını" başlattıklarına işaret eden Işık, bu kapsamda, Türkiye’de kurulacak Ar-Ge laboratuvarlarının belirli giderlerini yılda 10 milyon liraya kadar geri ödemesiz olarak desteklediklerinin altını çizdi. 
 
Işık, 2015 itibarıyla, bilim insanları ve araştırmacılara 152 milyon lira destek sağladıklarını kaydederek, bilimi başta çocuklar ve gençler olmak üzere tüm topluma sevdirmek amacıyla Konya, Kocaeli, Bursa ve Elazığ'da "Bilim Merkezleri" kurduklarını, Kayseri'de ise bu yıl içinde bilim merkezini açacaklarını dile getirdi. 
 
 "Lazer silahını geliştiriyoruz"
 
TÜBİTAK enstitülerinde başta savunma sanayi olmak üzere, kritik teknolojilerde birçok proje yürüttüklerini belirten Işık, şöyle devam etti:
 
"TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) bünyesinde geliştirdiğimiz Hassas Güdüm Kiti, Nüfuz Edici Bomba ve Satha Atılan Orta Menzilli Mühimmatın (SOM) seri üretimine başladık. TÜBİTAK BİLGEM’de ise e-Devletin anahtarı olan Elektronik T.C Kimlik Kartı’nı kullanıma hazır hale getirdik. Dünyada sadece birkaç ülkede bulunan Yüksek Güçlü Lazer Sistemi Projesi ile milli lazer sistemlerini, altyapılarını ve lazer silahını geliştiriyoruz. Yazılımlarınız milli olmazsa, savunma sanayii projeleriniz de milli olamaz. Bu nedenle yerli uçak, helikopter, gemi gibi araçlarımızda beyin işlevi gören Gerçek Zamanlı İşletim Sistemi’ni geliştirdik."
 
 Milli İşletim Sistemi
 
Yazılım geliştirme projesi olan "PARDUS" kapsamında, kamu kurumları, KOBİ'ler ve yurttaşların güvenle kullanabileceği, yüksek performanslı ve düşük maliyetli milli bir işletim sistemi geliştirdiklerini vurgulayan Işık, Bakanlık olarak yakın gelecekte "PARDUS" göçünü tamamlayacaklarını, zaman içinde diğer kurumların da bu milli işletim sistemine geçmeleri için çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
 
Işık, TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezinde (MAM) milli kanser ilacı ve gribe karşı pandemik ilaç projelerini de yürüttüklerini söyledi. 
 
 "TÜRKSAT 6A’yı da 2020’den önce uzaya fırlatmayı hedefliyoruz"
 
TÜBİTAK Uzay Enstitüsü tarafından geliştirilen "RASAT" uydusunun sağladığı görüntülerin; afet yönetimi, haritacılık, şehir bölge planlama ve çevre alanlarında kullanıldığını anımsatan Işık, "İlk milli yer gözlem uydumuz olan GÖKTÜRK 2 ise uzaydaki 3’üncü yılını başarıyla tamamladı. Göktürk 2’yi daha da geliştirerek metre altı çözünürlüğe sahip bir yer gözlem uydusu için çalışmalara da başladık. Yer gözlem uydularımız için başlattığımız Milli Yer İstasyonu Geliştirme Projesi’ni de 2019 yılında tamamlayacağız. İlk milli haberleşme uydumuz olacak olan TÜRKSAT 6A’yı da 2020’den önce uzaya fırlatmayı hedefliyoruz" diye konuştu. 
 
Işık, TÜBİTAK'ı yeniden yapılandırmak için de çalışmalar başlattıklarını, hedeflerinin desteklerin etkinliğini artırmak ve TÜBİTAK’ı reel sektör ile rekabet eden değil, işbirliği yapan bir yapıya kavuşturmak olduğunu söyledi. 
 
 KOBİ Destekleri 
 
KOBİ'lerin rekabet güçlerini arttırmaya büyük önem verdiklerinin altını çizen Işık, 2010 yılında devreye alınan proje esaslı yeni destek programlarıyla, KOSGEB’i ucuz finansman sağlayan bir kurum olmanın ötesinde, nitelikli projelere etkin destekler sağlayan bir yapıya kavuşturduklarını vurguladı. 
 
Işık, geride kalan 5 yılda, bu programlardan yararlanan 84 bin işletmeye 1,48 milyar TL destek sağladıklarını belirterek, şu bilgiyi verdi:
 
"KOBİ Finansman Destek Kredi Programları kapsamında, işletmelerimize, 2003-2015 döneminde, 1,14 milyar TL kaynak aktardık ve böylece 11,9 milyar TL tutarında kredi hacmi oluşturduk. 2003 yılından 2015 sonuna kadar KOBİ’lere aktardığımız toplam kaynak ise yaklaşık 3 milyar TL’dir. Dikkatinizi çekiyorum, 1990-2002 yılları arasındaki dönemde KOBİ’lere aktarılan kaynak sadece 14,5 milyon TL’ydi. 2015 yılında, KOBİ Proje Destek Programı kapsamında, KOBİ’lerin kurumsallaşmaları ve markalaşmaları için iki yeni çağrıya çıktık."
 
Bakan Fikri Işık, bu yıl başlattıkları "Uluslararası Kuluçka Merkezi Programı" ve "Hızlandırıcı Destek Programı" ile artık sadece yurt içinde değil, yurt dışında da teknoloji tabanlı KOBİ’lerin ve girişimcilerin yanında olduklarını kaydetti. 
 
 "23 bin 500 girişimci kendi işinin patronu oldu"
 
Işık, 117 üniversitenin, "Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi" derslerini müfredata aldığını, bu eğitim programlarından sertifika alan, KOSGEB’in "Yeni Girişimci Destek Programı"ndan yararlanabildiğini ve bugüne kadar 23 bin 500’e yakın girişimcinin, bu destekten yararlanarak kendi işinin patronu olduğunu kaydetti. Aralık ayının ortasında aldıkları kararla, iş kurmak isteyen girişimcilere 50 bin TL’ye kadar hibe, 100 bin TL’ye kadar da geri ödemeli destek vermeye başladıklarını belirten Işık, 1,5 ay içinde bu destek programına bin 603 başvurunu olduğunu söyledi.
 
 "Siber Güvenlik Özel Komitesi kuruldu"
 
2015 yılında Türkiye'nin yüz binin üzerinde marka başvurusuyla, Avrupa’nın en fazla marka başvurusu yapılan ülkesi olduğunu dikkati çeken Bakan Işık, "Yerli patent başvurularımızı da bir önceki yıla göre yüzde 13 artışla 5 binin üzerine çıkardık. Artan bu kapasiteyle birlikte, önümüzdeki süreçte, Uluslararası Patent Araştırma ve İnceleme Otoritesi olmak için Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı’na başvurumuzu yapacağız. Böylece, Türk Patent Enstitüsü, uluslararası düzeyde araştırma-inceleme faaliyeti gösteren bir kurum haline gelecektir" dedi. 
 
Işık, bu yıl Patent Kanununu da TBMM gündemine taşımayı hedeflediklerini ifade etti. 
 
"TSE bünyesinde Siber Güvenlik Özel Komitesi kuruldu ve bu konuda 25 yeni Siber Güvenlik Kriteri oluşturuldu" diyen Işık, TSE'nin, her geçen gün önemi artan bilgi güvenliği alanında, "Sızma Testi Uzmanı-Beyaz Şapkalı Hacker" eğitimlerini ve belgelendirme işlemlerini yapmakta olduğunu sözlerine ekledi. 

 

Kaynak:

Sanayi.gov.tr